Seçimin ardından karışan İYİ Parti’de sular durulmuyor. İYİ Parti lideri Meral Akşener’in yerel seçimde CHP ile ittifak yapmayacaklarını açıklamasının ardından Ankara Milletvekili Yüksel Arslan da partisinden istifa etti.
İyi Parti‘nin CHP’nin yerel seçimde iş birliği teklifini reddetmesinin ardından art arda istifalar yaşanıyor. İYİ Parti İBB Grup Başkanvekili İbrahim Özkan, İYİ Parti İstanbul Milletvekili Ayşe Sibel Yanıkömeroğlu’nun ardından Ankara Milletvekili Yüksel Arslan da partisinden istifa etti.
İYİ PARTİ’DEN İSTİFA ETTİĞİNİ AÇIKLADI
Akşener’in CHP ile işbirliğine kapıyı kapatması, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve ABB Başkanı Mansur Yavaş’ı eleştirmesine değinen Arslan, istifasını sosyal medyadan duyurdu. Arslan’ın açıklamasında şu ifadeler yer aldı:
“İYİ Parti, Türk siyasetinde ortaya çıkan derin boşluğu doldurmak, seçmenin iradesinin en doğru şekilde parlamentoya yansımasını sağlamak amacıyla kurulmuştur. Ülkemizde demokrasinin kökleşip kurumsallaşmasını ve kamu kaynaklarının etkin, verimli bir şekilde kullanılıp devletimizin daha güçlü olmasını, hizmetlerin herkese eşit, adil bir şekilde ulaşmasını isteyen insanlarımızın sesi, sözü olmak amacıyla siyaset sahnesinde güçlü bir şekilde yerini almıştır.
Emperyalist istila ve işgale karşı 100 yıl önce verdiğimiz İstiklal mücadelesini zaferle sonuçlandırarak Türk milletinin yeniden tarihin öznesi olmasını sağlayan Türk milliyetçilerinin Türkiye Büyük Millet Meclisinde etkin, aktif bir şekilde temsil edilmelerini sağlayan İYİ Parti; tabanından en üst kademesine kadar vatansever, samimi, dürüst, çalışkan ve sorumluluk sahibi insanların partisidir. Benim de İYİ Parti’de bulunma nedenim budur.
“AKŞENER’İN BİLGİSİ DAHİLİNDE ANKARA’DA İŞ BİRLİĞİ İÇİN ÇABA GÖSTERDİM”
14 Mayıs 2023 seçimi sürecinde yapılan ön seçim ; gençlerin siyaset yapmasına, partimizin demokratik usullerle aday göstermesine öncülük yaptı. Bizleri daha gayretli çalışmamız hususunda motive ederek halkımızla kaynaşmamızı sağladı. Bu sebeple İYİ Parti’nin siyasi varlığını devam ettirmesi en büyük arzumdur.
14 Mayıs seçimi sonuçları üzerinden başlayan siyasi ittifak tartışmaları, yaklaşan 31 Mart 2024 yerel seçimlerinde partilerin tutumları ve gösterecekleri adaylar üzerinden devam etmektedir. Seçimlerde iktidar medyasının kara propagandası adaylarımızı, yöneticilerimizi olumsuz yönde etkilemiştir. Seçim sürecinde yaşanan olumsuzlukları değerlendirmeye alan İYİ Parti 31 Mart 2024 yerel seçimlerine ittifaksız girme yönünde bir irade beyan etmiştir.
Partimiz iradesini beyan etmesine rağmen ben mevcut siyasi ve sosyal gerçeklikten hareketle sürecin başından itibaren Ankara özelinde partimizin tabanının iradesini, beklentilerini karşılayacak sağduyulu bir kararın alınması için çaba sarf ettim. Partimizin yetkili organları ve Genel Başkanım Sayın Akşener’in bilgisi dâhilinde partimizin kazanımlarını koruyacak şekilde Ankara’da iş birliğinin devam ettirilmesi gerektiğini, Ankara’nın diğer illerden farklı olduğunu anlatarak alınacak kararın Ankara için olumlu sonuçlanması için samimi bir şekilde çaba gösterdim.
“AKŞENER’DEN KONUNUN TARAFLARIYLA GÖRÜŞMEK İÇİN ONAY ALDIM”
Görüş ve düşüncelerimi paylaşırken Ankara Büyükşehir Belediyesinin de 5 yıldırMillet İttifakı’nın belediyesi gibi çalıştığını, bu süreçte İYİ Parti Ankara İl Başkanlığımızın ve 21 ilçe başkanımızın Sayın Mansur Yavaş’ı desteklediklerini anlattım. Aynı zamanda 14 Mayıs seçimleri sırasında Genel Başkanım Sayın Akşener’in miting yaptığı 42 vilayette kürsüye Sayın Mansur Yavaş ile çıktığını ve “namuslu, dürüst, çalışkan belediye başkanı” diye övgü ile bahsettiğini hatırlattım.
Öyle ki partimizin 6 Aralık 2023 tarihinde yapılan TBMM Grup Toplantısı sonrasında Genel Başkanım Sayın Meral Akşener ile yaptığım görüşmede Sayın Akşener’in, “CHP’den somut bir teklifle gelinmediğini ve Mansur Bey’e karşı menfi bir tutum içinde olmadığını…” söylemesi üzerine, kendilerine “Konunun taraflarıyla bu diyaloğu paylaşabilir miyim?” diye sordum. Onay vermeleri üzerine yaptığımız konuşmayı ilgili taraflarla paylaştım ve atmaları gereken adımlar hususunda oluşan görüşlerimi ifade ettim.
“GAYRETLERİMİN OPERASYON OLARAK İTHAM EDİLMESİ ÜZÜNTÜ VERİCİ”
Sayın Genel Başkanımızın Uşak’ta yaptığı toplantıda kullandığı ifadeler sonrasında Ankara ile ilgili de seçim iş birliği zeminin ortadan kalktığı kanaatine vardım. Benim özel gayretlerimin “partime zarar vermek, kumpas kurmak, operasyon çekmek” şeklinde itham edilmesi üzüntü vericidir. Ayrıca partimize hizmet etmek için yaptığım samimi gayretler, bizlere güvenerek oy veren kardeşlerimin yanı sıra teşkilat yöneticilerimiz, milletvekillerimiz ve Sayın Genel Başkanımız tarafından da bilinmektedir.
“YAVAŞ’I DESTEKLEMEYİ VİCDANİ BİR SORUMLULUK OLARAK GÖRÜYORUM”
Söz konusu kararın alınma sürecinde Ankara Milletvekili olarak il ve 21 ilçe teşkilatımızın yanı sıra partimizi destekleyen hemşerilerimin iradesini yetkili parti organlarına ve Genel Başkan’a iletme sorumluluğunu yerine getirdim. Bu nedenle gönlüm ferah, içim rahattır. Bu itibarla, toptancı bir yaklaşımla İYİ Parti’nin Ankara’da büyükşehir ve ilçe belediye başkanlığı seçiminde iş birliği yapmaksızın aday çıkarma kararının uygun olmadığını belirtmek isterim.
Partimizin 31 Mart 2024 yerel seçimlerinde takınacağı tutum ile ilgili karar alma sürecinde Genel Başkanım Sayın Akşener “Sizin Mansur Bey ile yakınlığınızı biliyorum. Partimizin Ankara’daki adayına çalışın diyemem. Siz serbestsiniz.” demiştir. Ancak ben üyesi ve milletvekili olduğum partinin aday çıkardığı bir ilde başka bir adayı desteklemenin siyasi, ahlak ve nezaket ile bağdaşmayacağını düşünüyorum. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Mansur Yavaş’ı desteklemeyi vefakârlığın yanı sıra insani, vicdani ve ahlaki bir sorumluluk olarak görüyorum. Zira Ankara, 25 yıl boyunca kötü yönetilmiştir. Sayın Yavaş ile birlikte Türkiye’nin ve Türk dünyasının göz bebeği başkentimiz son beş yılda şeffaf, tarafsız, insan ve çevre odaklı hizmete kavuşmuştur.