Ölümüyle sevenlerini yasa boğan Metin Uca, son röportajını geçtiğimiz sene Haberler.com’un YouTube kanalında yayınlanan Haber Bahane’ye konuk olarak vermişti. İlk kez vasiyetinden bahseden Uca “Yakılarak ölmek ve küllerimin de İstanbul Boğazı’ndan serpilmesini isterdim ama ne yazık ki böyle bir şansımız yok” demişti.
Gece yarısı tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitiren seslendirme sanatçı ve sunucu Metin Uca, geçtiğimiz sene şubat ayında Gökay Kalaycıoğlu’nun sunumuyla Haberler.com’un YouTube kanalında yayınlanan Haber Bahane programına konuk olmuştu. Güzel bir şekilde öleceğini düşündüğünü söyleyen Uca, vasiyetini açıklayarak “Yakılarak ölüp küllerimin de İstanbul Boğazı’ndan serpilmesini isterdim” demişti.
“GÜZEL ÖLECEĞİMİ DÜŞÜNÜYORUM”
Kalaycıoğlu’nun “Yalnızlık korkun var mı?” sorusu üzerine konuşan Metin Uca, “60 yaşındayım ve yalnızım. Aman bana bir şey olursa diye bir kadınla birlikte olma taraftarı değilim. Bu o kadına haksızlık olur. Kendi adıma yetmeye çalışıyorum. Ölümden de korkmuyorum. Güzel öleceğimi düşünüyorum” demişti.
“YAKILMAK İSTİYORUM, İKİ YÜZLÜ CENAZE TÖRENİ İSTEMİYORUM”
Vasiyetinden bahseden Metin Uca, “Burası özgür bir ülke olsa yakılarak ölmek isteyenlere de saygı duyulurdu. Ama ne yazık ki böyle bir şansımız yok. Yakılarak ölmek ve küllerimin de İstanbul boğazından serpilmesini istiyorum. Ne yazık ki böyle bir şansım yok. İki yüzlü cenaze törenlerini istemediğim için yakılarak ölmeyi çok istiyorum. Umarım dostlarım ve bu konuda bıraktığım vasiyet çerçevesinde bunu yaparlar. Tören istemiyorum çünkü. Hatırlanmak istemiyorum. ” ifadelerini kullanmıştı.
“BİRLİKTE OLDUĞUM 3 KADINI KAYBETTİM”
Hayatı boyunca hep ölümlerle sınandığını söyleyen ünlü sunucu, sözlerine şöyle devam etti: 30 yaşında 1,5 ay ile anne ve babamı kaybettim. O günden beri de yalnız yaşıyorum. Bağlanma korkum o zamana dayanıyor. Hayatımda hep sevdiklerimle sınandım. Birlikte olduğum 3 kadını da peş peşe kaybettim. Ankara’da ses sanatçısı bir sevgilimle kötü ayrılmıştık. Evde astım krizi geçirdi. Ona karşı çok mahcup olduğum bir hayatım var. Sonra Derya’yı kaybettim. Sonra yine bir başkası var. Bu ölümler hep ayrıldıktan sonra oldu. Kendimi suçlu hissetmedim ama istemeden üzdüm.”